Serviks kanseri, invazyonun çok erken dönemlerinde asikar belirti ve bulgularla iliskili olmayabilir ve bu nedenle preklinik invaziv kanser olarak bilinir. Orta derecede ilerlemis veya ilerlemis invaziv serviks kanseri olan kadinlar siklikla asagidaki belirtilerden biri veya fazlasini gösterirler: intermenstrüel kanama, postkoital kanama, asiri seropürülan akinti, tekrarlayan sistit, bel agrisi, alt abdominal agri, alt extremitede ödem, obstrüktif üropati, barsak obstrüksiyonu, ciddi anemiye bagli nefes darligi ve kaseksi.
Stromal invazyon ilerledikçe, hastalik klinik olarak belirgin hale gelir, spekulum muayenesinde görülebilen çesitli büyüme paternleri gösterir. Erken lezyonlar, dokunmakla kanayan; kaba, kirmizimsi, granüler alanlar seklinde görülür (
SEKIL 1.11). Daha ileri kanserler, kanama ve kötü kokulu akinti ile birlikte, prolifere olan, kabarti olusturan, mantar veya karnibahar benzeri büyüyen lezyonlar seklindedir (
SEKIL 1.12). Bazen fazla yüzeyel büyüme göstermeden, kaba, granüler yüzeyli, bütünü ile büyümüs irregüler serviks seklinde görülür.
Invazyon ilerlemeye devam ettikçe, vajina, parametriyum, pelvik yan duvarlar, mesane ve rektum tutulur. Ilerlemis lokal hastaliga bagli olarak üreter kompresyonu, hidronefroz ile sonuçlanan üreteral obstrüksiyona neden olur ve sonunda böbrek yetmezligi gelisir. Lokal invazyonun yanisira bölgesel lenf nodlarina metastaz olur. Para-aortik nodlardaki metastatik kanser nod kapsülünden disari yayilabilir ve dogrudan vertebrayi ve sinir köklerini invaze ederek sirt agrisi olusturabilir. Siyatik sinir köklerinin dallarinin dogrudan invazyonu sirt, bel ve bacak agrisina, pelvik duvar venlerinin ve lenfatiklerinin sikistirilmasi ise bacaklarda ödeme neden olur. Hastalikta uzak metastazlar geç olur, genellikle para-aortik nodlar, akcigerler, karaciger, kemik ve diger yapilar tutulur. Histolojik olarak, gelismekte olan ülkelerde görülen servikal kanserlerin yaklasik %9095i skuamoz hücreli kanserler (
SEKIL 1.13) ve %2-8i adenokarsinomlardir (
SEKIL 1.14). Bütün invaziv kanserlerin klinik olarak evrelenmesi zorunludur. Servikal kanserler için en yaygin olarak kullanilan evreleme sistemi International Federation of Gynecology and Obstetrics (FIGO) tarafindan gelistirilmistir (Ek 1e bakiniz). Temelde tümör büyüklügü ve hastaligin pelvisteki yayilimini esas alan bir klinik evreleme sistemidir. Kanserin büyüklügü ve yayginligi klinik olarak bir çok inceleme ile degerlendirilerek, hastalik evreleri Iden IVe dogru kategorize edilmistir. Evre I servikste sinirli büyümeyi temsil ederken, evre IV, kanserin metastaz ile uzak organlara yayildigi büyüme dönemini belirtir.
Erken invaziv kanserli (Evre I ve II A) kadinlar radikal cerrahi ve/veya radyoterapi ile tedavi edilebilir. Evre IIB ve III kanserleri olanlar, cisplatin-temelli kemoterapi ile birlikte veya tek basina radyoterapi ile tedavi edilirler. Evre IV kanserli kadinlar genellikle palyatif radyoterapi ve/veya kemoterapi ile belirtileri ölçüsünde tedavi edilirler.